Antroz Nedir?
Erkeklerde ilerleyen yaşla ortaya çıkan erkeklik hormonu seviyesinde düşüş ve buna bağlı meydana çıkan bazı sorunların oluşturduğu genel tabloya verilen isimdir. 30 yaşından sonra başlayan ve genellikle erkeklik hormonu “testosteron” düzeyinin her yıl %1-2 oranında düşmesi ile karakterize bu durum kadınlardaki menapoz gibi yumurtalıkların kadınlık hormonu “östrojen” üretimini hızla ve tama yakın biçimde kesmeleri ile birebir örtüşmediğinden erkeklerdeki tablonun “andropoz” olarak adlandırılmasına bazı bilimsel çevrelerden itirazlar gelmiştir. 30 yaşından sonra başlayan ve genellikle erkeklik hormonu “testosteron” düzeyinin her yıl %1-2 oranında düşmesi ile karakterize bu durum kadınlardaki menapoz gibi yumurtalıkların kadınlık hormonu “östrojen” üretimini hızla ve tama yakın biçimde kesmeleri ile birebir örtüşmediğinden erkeklerdeki tablonun “andropoz” olarak adlandırılmasına bazı bilimsel çevrelerden itirazlar gelmiştir.
Testosteron (erkeklik hormonu) seviyeleri yaşla birlikte düşer.
30 y dan sonra total testosteron yılda %1-2 düşer.
Serbest testosteron düzeyleri yaşla birlikte daha hızlı düşüş gösterir.
70 y gurubunun %30 da total testosteron düzeyi genç referans düzeylerinin altındadır.
70 y gurubunun %50 de serbest testosteron düzeyi genç referans düzeylerinin altındadır.
Testosteron eksikliği olan erkeklerde
Cinsel istek “libido” azalır ve ereksiyon bozukluğu ortaya çıkar.
Kas kitlesi ve kas gücü azalır.
Deri altı ve karın içi yağ dokusu artar.
Kemik erimesine bağlı bel ağrısı ve kırıklar meydana gelebilir.
Vücut kılları azalır.
Enerjik olma ve kendini iyi hissetme duygusu azalır, duygulanım bozuklukları ortaya çıkar.
Göğüslerde büyüme “jinekomasti” ortaya çıkar.
Normal testosteron düzeylerinde testosteron seviyesi ile cinsel fonksiyonlar arasında bir korelasyon yoktur.
Yaşla birlikte testosteron düzeyi düşük erkeklerde ortaya çıkan ereksiyon bozukluğu genellikle birden fazla sebebe bağlıdır.
Testosteron düzeyi düşük erkeklerde kardiyovasküler hastalıklardan ölüm riskinin normal testosteron düzeyi olan erkeklerden 1.38 kat daha fazla olduğu ve bunun da istatistiki olarak anlamlı olduğu gösterilmiştir.
60 yaş ve üstünde kemik erimesine bağlı kırık sıklığı % 2.2.
Amerika da bu tip kırıkların sisteme maliyeti 3 milyar dolar civarında
50 y daki bir erkeğin yaşam boyunca kırık olasılığı %13 olup bunun %6’sı kalça ve %5’i omurga kırığıdır.
Tanı koymak için bahsedilen yakınma ve belirtiler düşündürücü olmalı.
Düşük testosteron yada biolojik olarak aktif testosteron düzeyi düşüklüğü gösterilmelidir.
Kendini sağlıklı hissetmeme
Kas ve eklem ağrıları
Terleme
Uyku bozuklukları
Uyku ihtiyacında artma
Huzursuzluk
Sinirlilik
Anksiyete
Yorgunluk
Kas kuvvetinde azalma
Depressif ruh hali
Motivasyon yokluğu veya ölüm isteği
Sakal çıkmasında azalma
Cinsel potens azalması
Sabah ereksiyonlarının sıklığında azalması
Cinsel istek (libido) azalması gibi belirtiler olabilir.
AMS Sorgulama Formu (Aging Male Survey)
Aşağıdakilerden hangisi sizin şu anki şikayetlerinizi en iyi tarif etmektedir? Her yakınma için uygun olan kutucuğu
işaretleyiniz. Eğer belirtilen şikayet sizde bulunmuyor ise “yok” seçeneğini işaretleyiniz.
yok 1
hafif 2
orta 3
şiddetli 4
Çok şiddetli 5
şeklinde değerlendirilir.
1. Genel iyilik hissinde azalma (genel sağlık durumu,
kendine dair hisler)
2. Eklem ve kas ağrısı (Bel ağrısı, eklem ağrısı, kol ve
bacaklarda ağrı ve yaygın sırt ağrısı)
3. Aşırı terleme (beklenmedik/ani terleme atakları,
zorlanmadan bağımsız olarak sıcak basması)
4. Uyku problemleri (uykuya dalmada zorluk, derin
uyumada zorluk, erken uyanma ve yorgunluk hissi, yetersiz
uyku, uykusuzluk)
5. Uyku ihtiyacında artma, sık sık yorgun hissetme
6. Alınganlık (Saldırganlık hali, küçük şeylerden kolay
etkilenme, karamsarlık)
7. Sinirlilik (Gerginlik, huzursuzluk, yerinde duramama)
8. Endişe (Panik hissi)
9. Bedensel bitkinlik/Canlılığın kaybolması (Genel
performans düşüşü, aktivite azalması, boş zamanlarında
yaptığı aktivitelere ilginin azalması, daha az iş bitirme ve
haha az şey elde etme hissi, faaliyet üstlenmek için kendini
zorlamak zorunda kalma)
10. Kas gücünde azalma (Güçsüz hissetme)
11. Depresif ruh hali (Çökkünlük, üzgün olma, her an
gözleri dolacak gibi olma, motivasyon eksikliği, değişken ruh
hali, her şeyin boş olduğunu hissetme)
12. En iyi zamanlarının geride kaldığı hissi
13. Kendini tükenmiş ve dibe vurmuş hissetmek
14. Sakal büyümesinde azalma
15. Seks yapma gücü ve sıklığında azalma
16. Sabah sertliği sayısında azalma
17. Cinsel istekte/şehvette azalma (seksten alınan zevkte
azalma, cinsel birleşme için isteğin azalması)
Başka ciddi bir şikayetiniz var mı? Evet – Hayır Varsa belirtiniz.
Sorgulama formu değerlendirmesi ile orta ve ağır düzeyde semptomatik (AMS skoru 37 ve üstünde) olan hastalarda biyokimyasal değerlendirmeye geçilmektedir.
Normal testosteron düzeyi 300-1000ng/dl
350 ng/dl üzeri normal
250-350 arası gri zon
250 ng/dl altı tedavi gerekli
Kan örneği sabah 7-10 arası alınmalı
Gri zonda biolojik olarak aktif testosteron düzeyi araştırılmalıdır.
Yada bu hastalara 3 aylık deneme amaçlı testosteron tedavisi verilebilir.
Testosteron Tedavisinin kesin uygun olmadığı durumlar şunlardır.
Tedavi edilmemiş (kür) prostat kanseri
Meme kanseri
Aşırı kan hücresi bulunduğu durum
(Htc 55’den büyükse)
Testosteron tedavisinin nisbi olarak uygun olmadığı durumlar,
Htc 50 den büyükse
Tedavi edilmemiş uyku apnesi varsa
İleri derecede kalp yetmezliği varsa
Tedavi edilmemiş, büyümüş prostata bağlı idrar yolu tıkanıklığı mevcutsa
Yakınmalarda düzelme olup olmadığının izlenmesi
Tedavinin başlamasından sonra 1-3 ay arayla testosteron düzeyi takibi
3 aylık aralarla hemoglobin hematokrit düzeylerinin takibi
Yılda bir kan lipid profilinin incelenmesi
Rutin prostat testleri yılda 1-2 kez (PSAtotal ve free, DRE) takipte gereklidir.
Herkese sağlıklı ve mutlu uzun bir ömür dileğiyle…