Afkule Manastırı Tatil Gezi Rehberi

Kaya Köyü geçilerek, Gemiler Koyu yoluna girildiğinde, her iki yanda sık orman dokusunun başladığı alanda, yol ikiye ayrılır. Yolun devamı Gemiler Koyu’na iner. Batıya ayrılan orman yolu 1 km. sonra, sona erer. Araçla gidenler arabalarını burada bırakarak, geriye kalan bölümü yaya olarak devam etmelidir. Bu noktadan itibaren orman dokusu içerisinde boyalı taşlar izlenerek yaklaşık 20 dakika sonra Çevrik Kayalıklarına ulaşılır.

Çevrik kayalıklarında, sık orman dokusundan kurtulup önünüz denize açıldığında, manzara büyüleyicidir. Burayı her ziyaretimde, kuzeyde Datça Burunları, batıda Rodos Adası’na kadar uzanan genişlikte, konumunu belirlemeye çalışır, kendimi kaybolmuş gibi hissederim. Halbuki burada çizilen çerçeve, yakın coğrafya ile dahi kıyaslandığında yok olup gitmektedir. İnanıyorum ki buraya manastırı kurmayı planlayan keşiş de benzer düşünceleri paylaşmış olmalıdır. Burada, antik çağ beyi gibi akropole çıkıp çevreye hakim değilsinizdir. Aksine tepenin adı gibi, üzerindeki çevrik kayalıkları sizi içine çekip, tek bir yönü açık bırakmıştır. Dışınızdaki dünya geride kalmış, ayrı bir atmosfer sizi içine çekmiştir. Bana kalırsa burası, Mevlana’nın “susayan suyu bulur” ifadesindeki arama noktası olmalıdır. Manastırın yapımına neden de, keşisin susamışlığı olsa gerek.

Efsaneye göre; manastırı Elefterios adında bir keşiş, dilenerek topladığı basit aletlerle ana kayayı oyarak yapmış ve ölünceye kadar burada çile çekmiştir.

Kayaya oyulan manastıra basitçe örülmüş merdivenlerle çıkılır. İki katlı olan manastırda, alt kat kaya boşluğunun elverdiği ölçüde dörtgene yakın şekillendirilerek bir oda yaratılmıştır. Bu odaya girişte hemen solda ikinci kat seviyesindeki terasta toplanan yağmur sularının biriktirildiği sarnıç bulunmaktadır. Üst kata içten merdivenle çıkılır.

İkinci kat iki odadan oluşmaktadır. Merdivenle çıkılan ilk oda hol niteliğindedir. Buradan iç kesimdeki ana odaya geçilir. Doğu yönde, kapı simetriğinde bir apsis bulunmaktadır. Kareye yakın tutulan ana nef omurgalı üst örtüye sahiptir. Ana nefin duvarları arkadaki denizin bir yansıması şeklinde olsa gerek maviye boyanmıştır.

Aşağıdaki yapı grubu olasılıkla keşisin vefatından sonra, onun takipçileri tarafından yapılıp kullanılmıştır. Günlük yaşama yönelik olarak kullanılmış iki oda ve sarnıç, Kaya Köyü’nde pek çok örneği bulunan yapılardan farklı değildir. Sarnıcın hemen doğusunda, küçük bir şapelin ayakta kalabilmiş apsis bölümü bulunmaktadır. Apsisteki fresk ve yazılar ışık denk düştüğünde zoraki seçilebilmektedir. Bu alandan deniz yakın olmasına karşın, dik kayalıklar deniz kıyısına inişi engeller.

Terastan güney yöne dışarı çıkıldığında, yapıya bitişik oval formlu tuvalet dikkati çeker. Buradan patika yaklaşık 50 m. güneye takip edildiğinde, kaya sokuntusu altına yapılmış sarnıç ile karşılaşılır. Doğal doku içerisindeki konumu ilginçtir. Sarnıç, üzerindeki kayalardan sızan suyu toplayarak işlevini günümüzde de sürdürmektedir. Yağmur sızıntılarından öte, sıcak nemli yaz aylarında su buharı, kuytudaki soğuk kaya tarafından su damlasına dönüştürülerek, kireci sarkıtlardan süzülürken alınıp, mistik ortama uygun, damlalar halinde altında yapılan sarnıçta toplanmaktadır. Kalker kayalardan süzülen suyun kireci, sarnıcın üzerinde fil ayağı şeklinde sarkıtlar oluşturmuştur. Sarnıca bitişik şapel büyük oranda tahrip olmuştur.

Aynı yoldan geri dönüşte, Manastır alanını ve denizi geride bırakıp ormanlık alana girildiğinde sağ yönde yine küçük bir şapelin kalıntıları bulunmaktadır. Apsis ve üst örtüsü tamamen yıkılan şapelin duvarları kısmen ayaktadır. Şapel Kaya Köyü yapıları ile çağdaştır.

yolcu

Hissetmediğin her yer uzaktır. http://www.biriyilik.com http://www.yapmake.com

One thought on “Afkule Manastırı Tatil Gezi Rehberi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir